Zorlu Center'da müthiş bir gelenek:HACI ABDULLAH LOKANTASI.
Sevgili Şafağın Dünyası'nın daveti ile Osmanlı Saray Mutfağından lezzetleri tatmaya geldik.
Yemek bloggeri olarak uğraşımın zirve noktalarından birini yaşamak geçtiğimiz günlerde nasip oldu.
Sadece muhteşem tatları ve yüz yılı aşkın geleneği değil; kurumsal tarihi, kurum içi eğitim ve insan ilişkileri anlayışı, eşsiz hizmet ve kalite anlayışı bu milletin bir ferdi olarak beni son derece gururlandıran bir öğreti oldu.
Biraz açalım:
Hacı Abdullah Lokantası dillere destan saray mutfağının topluma ve bilhassa İstanbul'a gelen başta diplomatik olmak üzere ticari, bilimsel vb. amaçlı tüm ziyaretçilere tanıtılabilmesi için bizzat Sultan II. Abdülhamid'in teşvikiyle açılmış.
Sadece bu olgu dünya çapında eşsiz bir üne sahip olmak için aslında yeterlidir.
Bunun yanında kurum toplum olarak pek te ayrıntılarını bilmediğimiz, lakin ekonomik hayatımıza yeniden doğru bir yön verebilmek için mutlaka iyice öğrenmemiz gereken AHİLİK geleneğinin öncüsü ve takipçisidir. Yani kurum miras yoluyla babadan oğula değil, kapital kuralları içinde hisse devir ve satışı yoluyla da değil, ustadan yetiştirdiği çırağa el verme ve devir yoluyla günümüze ulaşmıştır.
Eşsiz lezzetlerin hiç değişmeden günümüze ulaşmış olmasının sırlarının en önemlisi burada yatar.
Bu lezzetleri destekleyen yüzlerce detayın birkaçını daha verelim.
Yemeklerde sadece has içme suyu kullanılır. Zeytinyağı sadece sır gibi saklanan üstün bir üreticiden piyasanın çok üstünde bir fiyata alınır. Her ay yeniden kalaylanan bakır tencere, tava, kazan vb. kullanılır.
Bu eşsiz lokantanın ZORLU CENTER'da günümüzün seçkin adresinde yer alması tabiiki buranın değerli misafirleri için inanılmaz bir fırsat oluşturuyor.
Hacı Abdullah Saray Mutfağı bizleri bu güzellikleri tarihiyle bilgilendirdikleri için teşekkür ederim.
Hacı Abdullah Saray Mutfağı bizleri bu güzellikleri tarihiyle bilgilendirdikleri için teşekkür ederim.
Sevgili Şafağa bu lezzetleri tatmak için davet ettiği için teşekkür ederim.
Bu kadar sözden sonra biraz da yemeklerden bahsedelim ki okurlarımızın iştahı açılsın:
Humus, Zahter salatası, Yoğurtlu Semizotu salatası, Kuru Domatesli cevizli yeşil salata
Zeytinyağlı Kereviz ;Arpa Şehriyeli Kuzu İncik, Kuşkonmazlı Enginar Salatası
150 senelik Hoşaflar, Şerbetler ,Taze İncir Tatlısı, Keşkek
Herşey harika görünüyor ama özellikle taze incir tatlısını merak ettim. Yolum düştüğünde mutlaka tadacağım.
YanıtlaSil